Karaciğer nakli, kadavradan yapılabildiği gibi, canlı vericiden de gerçekleştirilebilir. Karaciğer, kendini yenileme özelliğine sahip olduğundan, canlı vericiden de nakil yapılabilir. Organ bağışı yeterli olmadığından, hastaların yaşamlarını sürdürebilmeleri için genellikle yakınlarından karaciğerin bir parçası alınarak nakil gerçekleştirilir. Bunun için hastayla aynı kan grubuna sahip olan bir yakını ya da etik kurulun onayladığı akraba dışından birinden nakil yapılabilir. Karaciğer kendini yenilemeye hemen başlar ve yaklaşık bir yıl içinde bu süreci tamamlar. Yani karaciğerin alındığı verici ve naklin yapıldığı hastanın karaciğeri hızla normal boyutlarına döner. Karaciğer Naklinde Canlı Verici Açısından Şartlar
Karaciğer Naklinde Verici Ameliyatı Nasıl Yapılır? Yapılan ameliyatta önemli olan, vericiden alıcı için yeterli büyüklükte karaciğer alınmasıdır. Alıcının vücut ağırlığının en az %0.8'i kadar büyüklükte karaciğer nakli yapılmalıdır. Vericiden sağ lobdan karaciğer alınırsa, bu genellikle ihtiyacı karşılar. Karaciğer kendisini tama yakın şekilde yeniler ve bu ortalama 6 haftada tamamlanır. Nakil, alıcının ağırlığına uygun olacak şekilde sağ ya da sol lobdan alınır. Bebeklere yapılacak nakillerde sol lobun yarısından daha az miktar yeterli olur. Vericiden genellikle %40-70 arasında karaciğer alınır. Karaciğerin sağ lobu organın %60'ını, sol lobu ise organın %40'ını oluşturur. Vericiler daha sonra yeniden karaciğerlerini veremezler. Vericide cerrahinin tüm risklerini taşımaktadır. Az oranda da olsa ölüm riski bulunur. Ancak ameliyat öncesinde yapılan incelemelerle risk en aza indirilmeye çalışılır. Gelişmiş organ nakli merkezlerinde olumsuz risklerin gelişme oranı %5'ten daha düşüktür. Vericilerin hastaneden taburcu edilmeleri 3-4 günde gerçekleşir. Yaklaşık olarak 4-5 haftada normal yaşantılarına dönüş yapabilirler. Daha sonraki yaşamlarında herhangi bir sıkıntı yaşamazlar. Canlı Vericili Karaciğer Naklinin Avantajları Bu nakilde en temel avantaj, alıcının ihtiyacı olduğunda, kadavradan nakil için sıra bekleme zorunda kalınmamasıdır. Organ bağışı oranının az olması yüzünden hastalar bazen yaşamlarını kaybedebiliyorlar. Gereken karaciğer bulunsa bile, hastanın durumu ağırlaştıysa ameliyat sonrasında komplikasyonlar daha fazla olabiliyor. Bu sebeplerle canlı vericiden yapılan karaciğer nakilleri daha avantajlı olmaktadır. Karaciğer Naklinin Riskleri Nelerdir? Naklin taşıdığı riskler, bunu gerektiren hastalığın ağırlığına göre değişir. Bu hastaların genellikle ağır bir durumu vardır. Ayrıca yapılan ameliyat, tıpta ağır sayılan ameliyatlardan biridir. Hastanın durumunun ağır olması, ameliyatın büyük olması riski artırmaktadır. Ameliyat sırasında vücutta en büyük damar kesilmekte ve dikilmektedir. Bu sırada istenmeyen kanamalar gelişebilmektedir. Yeni takılan karaciğer yerinde iyi çalışmama etkisi gösterebilir. Organ naklini gerçekleştiren ekibin uzmanlığı bu tür riskleri asgariye indirebilir. Karaciğerin sağlığını korumasını sağlayacak olan etkenler, yapılan kontroller ve düzenli ilaç kullanımıdır. Bunlar doktor kontrolünde yapılmalıdır. Diğer organ nakillerinde olduğu gibi hastalar yaşam boyunca bağışıklık sistemini baskı altında tutacak ilaç kullanacaklardır. Bu, yapılan naklin başarısını sağlayan bir unsurdur. Karaciğer Naklinin Başarısı Bu ameliyatın başarısı, nakil olan kişinin normal yaşamına üretken bir şekilde geri dönmesiyle ölçülür. Karaciğer nakli yapılan kişiler işine ve okullarına geri dönebilir. Nakil sonrasında gebe kalma ve doğum yapma konusunda sınırlama yoktur. Bir yıla kadar ağır olmayan sportif çalışmalar yapılabilir. Nakli gerçekleştiren ekibin tecrübesi de başarıyı etkilemektedir. Genellikle %90 oranında karaciğer nakillerinde başarı sağlanmaktadır. |